Résumé :
|
Kimin için yazılıyor bu yazı? Sabırlı bir merakla, ısrarla sorulunca, bu soru tek cevabını ifşa ediyor: Senin için. Bu sen, beni, bizi, ötekileri, tüm kişileri içerip her suretin ötesine uzanan bir sen. Yazana hem en ağır sorumluluğu, hem de en kesin özgürlüğü bahşeden bir sen. “Kimin için?” sorusu böyle cevaplanınca, geriye tek bir soru kalıyor: “Ne için?” İşte bu soru, sonsuz çeşitlilikte cevaplar getirebilir, çünkü yazının sözcüklerini ortaya çıkaracak olan, tam da bu soru. Özgürlük mü getiriyor yazara? Hayır, aksine. Bu sorunun cevabı, yazarın seçimine bağlı değil. Hem de hiç. “Ne için yazıyorum?” sorusu başka biçimlerde de sorulabilir: Şimdi burada, ilgiye, dikkate, özene ihtiyacı olan nedir? Bedeni mecalsiz bırakan, yüreği daraltan nedir? Aklı tutsak eden nedir? Kalbi huzursuz eden, gönülden kopmak isteyen nedir? Beni, bizi yarım, eksik, parçalı, bölünmüş, çalkantılı, dengesiz kılan nedir? Kanı ateşleyen nedir? Arzuyla dolduran nedir? Hasretle yakan nedir? Dert nedir, derman nedir? Yolu işaret eden nedir?
|