Résumé :
|
Öykü türünü seçtiğim ise hiç doğru değil. Hiçbir türü “seçmiyorum”. Edebî türleri de kesin çizgilerle ayırmayı garip buluyorum. Skolastik bile olamayan bir alışkanlık olmalı bu. “Tür seçme” meselesinden ilginç bir sonuç daha çıkıyor, her edebî türün bir amacı olması gerektiği gibi. Oysa öykü yazmanın bir amacı olması gerekmez. Bazen bir düşünceyi, bazen bir manzarayı, bazen de bir olayı anlatmayı içinizden geçirip bir yazı yazabilirsiniz. Birileri de bu-na öykü adını koyabilir. Her şeyin bir amacı olması gerektiği düşüncesi bir saplantıdır. Edward Said’in melekler kadar masum, ak sakallı dedeler kadar bilge Doğu’sunda hâlâ sık görülen bir saplantı. Hayatın amacı, kitap okumanın amacı ve tabii ki öykü yazmanın amacı...
|