| Titre : | Dosya: Anarşizm (2015) |
| Auteurs : | Kolektif, Auteur |
| Type de document : | Article : texte imprimé |
| Dans : | felsefelogos (58, 2015/3) |
| Article en page(s) : | 7-148 |
| Langues: | Turc |
| Mots-clés: | anarşizm / felsefe / politika / siyaset / demokrasi / estetik / toplum / devlet / yönetim / Gramsci / anarşist / jakobenizm / özgürlük / bilim / Yunanistan / tarih / etik / ahlak / Ursula K. Le Guin / Mülksüzler / epistemoloji / marksizm / sanat |
| Résumé : |
Miguel Abensour'da anarşik demokrasi fikri / sayfa: 7
Kurumlar ve kurumsal pratikler ile anayasal ve yasal formlara dayalı olarak işleyen demokrasi ile her türlü kurumsallaşmayı, iktidarı ve otoriteyi reddeden anarşizmi birlikte düşünmek ilk başta çelişkili görünebilir. Miguel Abensour, Claude Lefort, Jacques Rancière, Etienne Balibar vb. gibi düşünürlerin başını çektiğibu tartışmalarda demokrasi, ne kurumsallaşmaya ve anayasaya dayalı herhangi bir siyasal rejim olarak değerlendirilir ne de anarşi (an-arkhe) sıfatı ideolojik bir temelde kendisini açıklayan anarşizme dayandırılır.Bu tartışmaların temel amacı, bu iki muğlak kavramı anarşi ile demokrasiyi yeniden düşünerek, demokrasi fikrini değişmez bir zemin veya öz üzerine sabitlemek yerine, onu "oluş" (devenir) halinde tefekkür etmektedir. Gramsci'nin kültürel ve politik kaynakları: hapishane yazılarında anarşizm / sayfa: 19 Kariyeri boyunca Antonio Gramsci özgürlükçü sosyalizm taraftarlarıyla karışık bir ilşiki kurmuştur. Gramsci'nin hapishane yazılarında, onun diyalojik imgelemine muhalif kışkırtmalar ve istemsiz esinler olarak tesir eden çok yönlü özgürlükçü geleneklerle (anarşizm, sendikacılık ve pozitivist ve ruhban sınıfı karşıtı (anti-clerical) özgürlükçü kültürler) bir anlaşma saklıdır. Bir bilim anarşisti olarak Paul K. Feyerabend ve Feyerabend için aristotelesçi sağduyunun bilimdeki önemi / sayfa: 43 Feyerabend , bilim tarihi boyunca ele alınan tüm "mutlak" ilke ve ölçütlere karşı durmaktadır; başka bir deyişle "yönteme" karşıdır. Feyerabend'e göre olgulara ve tarihsel sürece baktığımızda bilimin değişmez ve mutlak olarak bağlayıcı bir yöntemle ilerlediği fikri yanlışlanmaktadır. Dolayısıyla "bilim olan" ve "bilim olmayan" ayrımı için mutlak bir ölçüt bulunmamaktadır. "Gözyaşları bir gün öcünü alır" Yunanistan'daki anarşizmin rönesansı üzerine / sayfa: 57 1990'lı yılların ortalarında Yunanistanda 1974 yılında diktatörlüğün yıkılmasından bu yana "Metapolitevsi" olarak adlandırılan toplumsal düzeninuzun süren sonu başlar. PASOK lideri Andreas Papandreou'nun ölümü ve reformcu Kostas Simitis'in 1996 yılında partinin ve hükümetinin başına yükselişi ile birlikte Yunanistan'da yeni liberal blok egemen olur. Bu durum öncesinde yaşanan iki olay bu gelişmeye karşı gelişen sosyal ve politik direncin yeni dinamiklerinin ipuçlarını içerir. Pyotr A. Kropotkin ve anarşist etik / sayfa: 69 Toplumsal bir hareket olarak aşırı bireycilikten komünizme kadar oldukça geniş bir yelpazede gelişim gösteren ve kendi başına bir felsefe olan anarşizm, bu yelpazede farklı türlere ayrılmış olsa da genel anlamıyla her türden bütün anarşistlerin üzerinde hem fikir oldukları belli görüşleri ifade eder. Anarşizmin savunucuları, mevcut düzene itiraz ederek geliştirdikleri eleştirilerinde daima özgür bir toplum idealine duydukları özlemi ve bu yoldaki devrimi gündeme taşırlar. Daha fazla özgürlük ve eşitlik istemi ile otoritenin bütün biçimlerini, dolayısıyla devleti ve özellikle de adı devlet olsun ya da olmasın kurumsallaşmış bütün totaliter oluşumları reddederler. Anarşizmlere köprüler kurmak: Anarşist adalar modeli / sayfa: 83 Anarşist Adalar Modeli, çizgisel olmayan bir bilim paradigması ile bir siyaset felsefesi konusu olan anarşizm arasındaki alışverişe dair birliktelikten bahseden, çizgisel olmayan bir siyasetin nasıl üretileceğine dair epistemolojik kavrayış gerektiren bir modeldir. Böylelikle bilginin anarşistçe kavranışını, belirsiz olanın bilgisiyle buluşturmaktadır. Özeleştirel vizyona sahip bir ütopya: Mülksüzler romanı / sayfa: 95 Mülksüzler romanı, içerisinden pozitif bir dünya ütopya-toplumu kurgusunun bugün hala ikna edici bir biçimde çıkarılabileceği mevcut geçerli toplumsal düzeni dile getirerek, ütopik düşünceler tarihinde çok önemli bir dönüm noktası olmuştur. Ayrıca bu roman, yetmişli yıllardaki ekolojik, anarşist, feminist akımları, batılı endüstri ülkelerinde atmışlı ve yetmişli yılların muhalif politik hareketlerinin kaygı ve umutlarını uygun bir biçimde yansıtan bir karşı-dünya da bir araya getirdi. Epistemolojik anarşizm: Paul K. Feyerabend / sayfa: 107 Etimolojik olarak 'anarşizm', yani ilke dışı ya da bir ilkenin olmama durumu anlamında 'arkhe'nin olumsuzlanmasıyla elde edilmiş bir terimdir. Anarşist meydan okuma / sayfa: 119 Siyasi yelpazenin en solunda yer alan anarşistler sağdan gelen her türden otoriterliği, uzlaşmayı ve çürümeyi reddederler. Onlara göre 'halkın yönetimi' en iyi Thoreau'nun dile getirdiği biçimde, 'demokratik olarak' seçilmiş olsun ya da olmasın kendileri üstünde hakim olacak hiçbir yönetim aygıtı hakkını kabul etmeyerek kendilerini yöneten insanlar tarafından yerine getirilir. Estetik anarşi / sayfa: 141 20. yüzyılın başında anarşist kültürün ortaya çıkardığı politik-estetik Dadaizmi belirleyen yıkıcı, ihlal edici, özgürleştirici tavırlar, artık sıklıkla çağdaş akademizmin standart tavırlarına dönüşüyor. Üstelik bu yüzden sadece etkin şiddetini değil asıl siyasal anlamını da yitiriyor ve böylece anarşist hak iddialarının sapmasına yol açıyor. |
| Nature du document : | Documentaire / Kaynak veya belgesel |
| Discipline : | Philosophie |
Exemplaires (1)
| Code-barres | Cote | Support | Localisation | Section | Disponibilité |
|---|---|---|---|---|---|
| 27742 | 100 FEL | Périodique | Mezzanine / Asma kat | Dictionnaires de langue | Disponible |